CHP Genel Merkezi tarafından 2019 yılında Başakşehir Belediye Başkanlığı’na aday
gösterilen Abdulhadi Akmugan, yuvası Esenyurt’tun belediye başkanı olabilmek için
aday adayı oldu. Akmugan saha çalışmalarının ilk ayağında önce Esenyurt’un
mahalle muhtarlarıyla daha sonra ilçe de yayın yapan yerel gazetelerin temsilcileriyle
bir araya geldi. Esenyurt Meydan’ında bulunan Kupa Restaurant’ta gazetecilerle
kahvaltılı bir toplantı düzenleyen Abdülhadi Akmugan muhtarlar ve gazetecilerden
oluşan bir danışma meclisi fikri üzerinde çalışma yaptığını belirtti.

AKMUGAN: 2019’DA ‘CHP SIFIR’ DENİLEN BAŞAKŞEHİR’DE OY REKORU
KIRDIK
Gazetecilerle düzenlediği toplantıya 5 Aralık Dünya Kadın Hakları gününü kutlayarak
başlayan Akmugan, şunları söyledi:
“ 2019’da Esenyurt’a aday adayı olmak istediğim sırada şu anki başkanımız sayın
Kemal Deniz Bozkurt’un adaylık sözü aldığını söylediler ve ben de adaylık
başvurusunu yapmadım. Genel merkezimizle görüştüğümde ise sayın genel
başkanımız ve İstanbul il başkanımız bana ‘Başakşehir’e git ve orayı topla’ şeklinde
bir direktif verdiler. Ben de Başakşehir için aday oldum. Orada da bana ‘neden
Esenyurt’a gitmedin?’ diye bir geri dönüş oldu, ancak ben partimin emrini yerine
getirdim. Yine partimizin normalde en düşük olduğu ilçe olan Başakşehir’de oy
oranımızı yüzde 37’ye çıkardık.”
“YUVAMA DÖNDÜM”
Esenyurt’u ‘yuvası’ olarak tanımlayan Akmugan, “Kim kendini nerede güçlü
hissederse oraya gider. Kuşları bıraksanız yuvasına gider. Ben de yuvam Esenyurt’a
geldim. Sayın Gürbüz Çapan’ın belediye başkanlığında yanında bulunduk. İkinci
dönem de üçüncü dönem de yanında bulunduk, kaybettiğinde de buradaydık.
Esenkent’in sorumlusuydum. Geçmiş dönem başkanlarımızın hepsine teşekkür
ediyorum. İnsan kendini nereye ait hissederse orada olmalıdır. Kazanmanın garantisi
var deyip Bakırköy’ü, Kadıköy’ü hiç düşünmedim ama Esenyurt’u da hiç aklımdan
çıkarmadım. Esenyurt’ta çok fazla adaylık başvurusu var. Bir yerde fazla adayın
olması demokrasi örneğidir. Biz genel başkanımızı da demokratik bir şekilde
değiştirmiş bir partiyiz. Bazı Anadolu’daki ilçelerimizde aday olmadığını öğrendim ve
üzüldüm. Demek ki orada ilgi yok. Burada 10 aday adayımız var keşke 110 olsa. Bu

partiye ne kadar ilgi olduğunu gösterir. Bu bir hizmet ve demokrasi yarışıdır. Ama
burada Cumhuriyet Halk Partili aday adayları birbirinin rakibi değil destekçisidir.
Rakibimiz AKP’dir.” ifadelerini kullandı.

“TOPLUMUN AYNALARI MUHTARLAR VE GAZETECİLERDİR”
Halka iç içe olduklarını söylediği muhtarlar ve gazetecilerle Esenyurt’u yönetmek için
özel bir meclis fikri üzerinde yoğunlaştığını ifade eden Akmugan, “Birinci buluşmamı
muhtarlarla, ikincisini de basın emekçilerimizle yaptık. 43 tane muhtar Esenyurt’ta 43
belediye başkanı demektir. Her muhtar belediye başkanı yardımcısı gibi muhatap
alınacağını söylemek istiyorum. İkincisi de gazetecilerdir. Gazeteciler her yerde
bulunan kişilerdir. Biz haberleri gazetecilerden alıyoruz. Gazeteciler bir ilçeden en
çok haberi olan insanlardır. Biz yönetirken gazeteciler ve muhtarların oluşturduğu bir
meclisi dinleyeceğiz.” dedi.
SORULARI YANITLADI
- Sizce mevcut başkan başarısız mı?
Mevcut belediye başkanımız ranta direndi. 40 kat yapıp satmışlar kime satıldığı bile
belli değil, vatandaşlar mağdur oldu. Bu direnişi çok iyi anlatamadı başkan veya ekibi.
Bir yerde çok aday olması o mevcut başkanın başarısız olduğu anlamına gelmez.
Hem daha çok aday olması başkanın kendisine daha çok çeki düzen vermesini
sağlayacaktır.
- Aday siz olmazsanız gösterilen adaya destek verecek misiniz?
Ben O arkadaşım için elimden gelen her şeyi yapacağım. Geçmişte bunun kötü
örnekleri oldu. Her yer CHP’li zaten gidip Avcılar’da çalışayım diyen arkadaşlarımız
oldu ama ben öyle bir şey yapmayacağım. Başakşehir’de sayın Özgür Karabat aday
olduğunda aynı şeyi yaptık, beraber çalıştık. Burada kim aday olursa onu
destekleyeceğiz.
- Esenyurt 3. sayfa olaylarıyla gündemde ve yabancı sorunu var. Bunları nasıl
çözeceksiniz?
Esenyurt’ta 100’ün üstünde farklı ülkeden vatandaş var. Burada bırakın Suriye’yi,
Ortadoğu’yu. Siyahi vatandaşlarımız da var. Mübadele yıllarına gidelim. Türkiye ile
Yunanistan arasındaki değişim sonrası buraya gelenler var, sonrasında
Bulgaristan’daki Jivkov olayıyla birlikte buraya tekrar bir göç var. Yine sonra
Güneydoğu 90’lardaki terör olayları sonrası zorunlu göç oldu. En son Van depreminin
ardından da buraya göç geldi. Böyle olunca 1,5 milyonu geçen bir nüfus Esenyurt’ta
yaşıyor. Burada sadece Esenyurt’u yönetenlerin çözebileceği bir sorun değil. Merkezi
hükümetin buraya yönlendirme yaptığını düşünüyorum. Esenyurt’un imajını
baltalayan olaylar bunlar ancak Esenyurt’un nüfusuyla suç sayısının oranı Türkiye
ortalamasının altındadır. Günlük kapkaç gibi olayların sanki tüm suçlar Esenyurt’ta
işleniyormuş gibi gösterilmesi bir yanlıştır. Mesela bir sorun örneği vereyim. Burada
bazı yabancı vatandaşlar tutup götürürler diye doktora gitmiyor ve bazı cilt hastalıkları
bile türemiş durumda. Sizi gidip ondan bir kemer, cüzdan aldığınızda size de
bulaşabilir. Bunları kayıt dışı ikameti sonlandırarak çözeceğiz.